İçeriğe atla

Okuma Süresi: 5 dakika/

Etik tüketim ilgili tartışmalarda sıklıkla karşımıza çıkan iki terim vegan ve zulümsüzdür. Bu terimler birbirinin yerine geçebilir gibi görünse de aslında etik tüketiciliğin farklı yönlerini temsil ederler. Her ikisi de etik seçimleri yansıtırken, biri ürünün üretim sürecini değerlendirir, diğeri ise ürünün hammaddeleri ile ilgilidir. Bu blog yazısında zulümsüz ve vegan ürünleri nasıl tespit edebileceğimizden bahsedecek, vegan olmayan içerikleri nasıl ayırt edebileceğimizi, hayvanlar üzerinde deney yapılmayan tedarik zincirini ve Çin'de hayvanlar üzerinde deney yapılmayan ürünleri satmanın zorluklarını anlatacağız.

"Vegan" Ürün Nedir?

Vegan ürün, hiçbir hayvansal içerik veya yan ürün içermeyen üründür. Bu, et, süt ürünleri, yumurta ve bal gibi bileşenlerin yanı sıra jelatin, lanolin ve karmin gibi daha az bilinen hayvansal kaynaklı bileşenleri de kapsar. Bir ürünün vegan olduğundan nasıl emin olabileceğimizden yazının devamında detaylı olarak bahsedeceğiz. Ancak vegan ürünlerin tespit edilebilmesi için içeriklerinden paketlemelerine kadar titizlikle incelenmeleri gerekir. Ayrıca The Vegan Society'nin Vegan Ticari Markası (Vegan Trademark) gibi üçüncü taraf sertifikasyonlar vegan ürün tespiti için oldukça önemlidir.

"Zulümsüz" Ne Demektir?

Zulümsüz (cruelty-free) ürün, üretiminin hiçbir aşamasında hayvanlar üzerinde test edilmemiş olan üründür. Başka bir ifade ile ne nihai ürünün ne de içindeki bileşenlerin hayvanlar üzerinde test edilmediği anlamına gelir. Leaping Bunny veya PETA'nın Beauty Without Bunnies gibi zulüm içermeyen ürünlere verilen sertifikaları tüketicilerin bu tür ürünleri kolaylıkla ayırt etmesine yardımcı olur.

Bir vegan ürün hayvansal kaynaklı bileşenler içermese de bu, geliştirilmesi sırasında mutlaka hayvanlar üzerinde test edilmediği anlamına gelmez. Bazı şirketler ürünlerini veya ürünlerinin içerik maddelerini, bu içerikler bitki bazlı veya sentetik olsa bile, hayvanlar üzerinde test etmeyi tercih edebilirler. Özellikle de Çin gibi pazarlara giren bazı şirketlerin düzenleyici standartlara uymak için hayvanlar üzerinde testler yapması gerekebilir. Bu durum vegan bir ürünün zulümsüz olmamasına neden olabilir.

Tam tersi, hayvanlar üzerinde test edilmeyen bir ürün de yine hayvansal kaynaklı bileşenler içerebilir. Zulüm içermeyen sertifikalar, içerik kaynağından ziyade test uygulamalarına odaklanır. Böylece,

Zulümsüz olsa da bazı ürünler, hayvan türevli bileşenler içermesi nedeniyle vegan olmayabilir.

Hem Vegan hem de Zulümsüz Ürünlerin Belirlenmesi

BRC'nin (British Retail Consortium) yönergelerine göre vegan ürünler tüketicilere geleneksel olarak hayvan türevli malzemeler veya içerikler kullanılarak üretilen ürünlere bir alternatif sunmalıdır. (örneğin, Appleskin, Piñatex vb. gibi bitkisel deriler). Bu nedenle geleneksel olarak hayvansal kaynaklı malzemelerle üretilmeyen ürünler kapsam dışındadır. Bu, geleneksel olarak pamuktan yapıldığı için pamuklu bir tişörtün vegan olarak belirtilmesine gerek olmadığı anlamına gelir. Hem vegan hem zulümsüz ürünleri tespit etmek için aşağıdaki aşamaları takip etmek süreci oldukça kolaylaşıracak ve bizi bilinçli bir tüketici olmaya bir adım daha yaklaştıracaktır.

Aşamalar:

  1. Kapsamı Kontrol Edin: Vegan olarak etiketlemek istediğimiz ürün, normalde hayvansal kaynaklı malzemeler içeren bir ürüne alternatif sunuyor mu? (örneğin deri, ipek vb.) Yoksa malzemenin kendisi doğası gereği vegan mı? (örneğin pamuk, bambu vb.)
  2. Malzemeleri inceleyin: Üründe kullanılan malzemelerin, yapıştırıcıların ve kimyasal bileşenlerin ve içindekilerin tam bir listesine sahip miyiz? Ürün bileşenlerinin listesini biliyorsak risk alanlarını kontrol etmemiz ve yüksek riskli kabul edilen herhangi bir malzeme, yapıştırıcı veya kimyasalın hayvan kaynaklı içerik içerip içermediğini görmemiz gerekir. (örneğin bazı boya maddelerinin hayvan ve bitki kaynaklı seçenekleri bulunabilir.)
  3. Yüksek Riskli İçerikleri Belirleyin: Hammaddelerden, yapıştırıcılardan veya kimyasallardan herhangi biri yüksek risk kategorisine girerse tedarikçiden içerik listesi, test veya beyan gibi uyumluluk kanıtı sağlamasını talep edebiliriz. Ek olarak, hayvanlar üzerinde deney yapılmadığının teyit edilmesi ve hayvanlar üzerinde test yapılmadığının teyit edilmesi amacıyla, hayvanlar üzerinde deney yapılmayan sertifikasyona sahip olmayan ürünler için firma veya tedarikçi ile iletişime geçilmesi önemlidir.
  4. Çin'deki satışları kontrol edin: Bir marka, ürünlerini Çin'de satıyorsa, Çin'in güvenlik düzenlemeleri nedeniyle hayvanlar üzerinde test yapılması zorunludur. Dolayısıyla bir marka kendi tesislerinde hayvan testi yapmasa bile Çin pazarına girerken hayvan testlerinden geçmek zorunda. Ne yazık ki bu, bu markaların ürünlerinin, vegan vegan olsa da, hayvanlar üzerinde deney yapılmadığı anlamına geliyor.

Vegan Olmayan Hammaddeler

Bir ürünün ana materyali vegan olsa bile tüm hammaddeleri vegan olmayabilir. Ayrıca unutmamalıyız ki tüm sentetik malzemeler vegan değildir, dolayısıyla bir ürünün vegan olduğunu belirtebilmemiz için sentetik malzemelerdeki kimyasallar hakkında da bilgiye ihtiyacımız vardır. Bazı boyalar, yapıştırıcılar ve sentetik kimyasallar hayvanlardan elde edilir. Bilinçli bir tüketici olmak aynı zamanda ürünlerde kullanılan bileşenlerin daha geniş çevresel ve etik sonuçlarını dikkate almak ve etiketleri iyi okuyabilmektir. Elbette ki her hayvansal içeriği bilmek mümkün değildir, ancak bir ürünü almadan önce ürün hakkında detaylı araştırma yaparak ürünün üretim sürecine ve ürünün hammadelerine dair bilgi almak oldukça önemlidir. Sadece ürünün kendisi değil, paketlemesinin ve etiketlerinin de hangi materyallerden üretilmiş olduğuna dikkat ederek vegan ürünleri daha kolay tespit edebiliriz. Bu aşamada hazırlamış olduğumuz içerikler tablosuna göz atabilirsiniz.

Bu aşamada hazırladığımız içerik tablosuna başvurabilirsiniz.

Zulümsüz Tedarik Zinciri

Zulümsüzlük nihai ürünün ötesindedir; tedarik zincirindeki her bileşenin ve tedarikçinin zulüm içermeyen ilkelere bağlı kalmasını sağlamayı içerir. Etik uygulamalara bağlı şirketler, üretim süreci boyunca dürüstlüğü korumak için tedarikçilerinden zulüm içermeyen üretim ve tedarik süreçlerine dair güvenceler talep etmelidir.

Mevcut bazı testlere rağmen perakendeciler, ürünlerde hayvan kaynaklı bileşenlerin varlığını kesin olarak doğrulayan bir testin şu anda bulunmadığına inanıyor. Perakendecilerin, tüm ham madde içeriklerini doğrulamak için tedarikçilerine doğru soruları sormaları gerekiyor. Tüketici olarak bizim bu noktada üzerimize düşen, firmanın sertifikalarını kontrol etmek ve şüphelenilen hususları firma ile iletişime geçerek netleştirmektir.

Sertifikalar ve Çin'de Satış

Vegan sertifikaları veren birkaç önemli organizasyon bulunmaktadır. Bunların başında Vegan Action ve Vegan Society gibi kuruluşlar gelmektedir. Bu organizasyonlar, ürünlerin içerdiği malzemelerin hayvansal kaynaklı olmadığını doğrulamak için firmalara sıkı denetimler uygular ve aynı zamanda rehberlik sağlarlar.

Zulümsüz (Cruelty-free) sertifikaları ise bir ürünün hayvanlar üzerinde test edilmediğini belgelerler. Bu sertifikalar kozmetik, kişisel bakım ürünleri, temizlik ürünleri, ilaçlar ve daha birçok endüstriyel ürün için geçerlidir. En bilinen sertifikasyon kuruluşlarından biri "Leaping Bunny" programıdır. Diğer organizasyonlar arasında "PETA's Beauty Without Bunnies" ve "Choose Cruelty Free" gibi kuruluşlar vardır. Ancak sertifikasyonlar deneysiz ürünleri tespit edebilmek için tek başlarına yeterli olmayabilirler. Bunun sebebi bazı markaların Çin’de satışlarının olması ve Çin’in hayvan deneyleri politikalarıdır.

Çin, kozmetik ve bazı ithal ürünler için hayvanlar üzerinde test yapılmasını zorunlu kılıyor. Sonuç olarak Çin'de ürün satan birçok şirket, dünyanın diğer yerlerindeki hayvanlar üzerinde test yapmaktan kaçınsalar bile zulümden muafiyet talebinde bulunamıyor. Bu düzenleyici engel, küresel olarak zulümden muaf statüye ulaşmanın karmaşıklığını vurgulamaktadır. Ne yazık ki bu düzenlemeler nedeniyle hayvanlar üzerinde deney yapılmayan ürünler üreten birçok marka, hayvan deneyleri için test şirketlerine para ödemek zorunda kalıyor.

Bir markanın Çin'de ürün satıp satmadığını belirlemenin en iyi yollarından biri marka hakkında derinlemesine araştırma yapmaktır. Bazı markalar hayvanlar üzerinde deney yapılmayan sertifikalara sahip olmasına rağmen Çin'de hala ürün satabiliyor. Bu nedenle, sertifikaların tek başına yeterli olmayabileceğinin anlaşılması, hayvanlar üzerinde deney yapılmayan ürünlere erişim açısından çok önemlidir.

Sonuç olarak, etik tüketim daha fazla bilgi ve dikkat gerektirse de bu terimleri anlamak ve uygulamak aslında sandığımızdan çok daha kolay. Sertifikasyonları kontrol etmek, ürün etiketlerini incelemek ve markalarla iletişime geçmek hem vegan hem de zulümsüz ürünleri tercih etmek için adımlar atmamıza yardımcı olur. Bu şekilde hem kendi etik değerlerimizi koruyabilir hem de dünya çapında daha etik ve sürdürülebilir bir tüketim kültürünün oluşturulmasına katkıda bulunabiliriz. Günümüzde hayvansal kaynaklı hammaddeler kullanmadan ve hayvan deneyleri yapmadan ürünler üretmek belki de hiç olmadığı kadar mümkün. Seçimlerimizle vegan ve zulümsüz ürünlerin artışını sağlamak da tüketiciler olarak bizim elimizde.

Değişim bizimle başlar.

 

 

Kaynaklar:

Sepet

Sepetiniz şu anda boş.

Alışverişe Başla

Seçenekler